Türkiye'de her yıl yaklaşık 200 bin kişi inme (felç) geçiriyor. Bu durum, her 3 dakikada bir yeni bir vaka anlamına geliyor. İnme, ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada yer almasına rağmen, yetişkinlerde sakatlığa yol açan bir numaralı neden olarak biliniyor. Peki, inme tedavisinde erken müdahalenin önemi nedir? Uzmanlar, ilk 6 saatin "altın saatler" olduğunu vurguluyor.

İnmede Erken Müdahalenin Önemi

Türk Nöroradyoloji Derneği Kongresi'nde 'girişimsel nöroradyoloji'nin önemine dikkat çeken Türk Nöroradyoloji Derneği Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Murat Velioğlu, önemli açıklamalarda bulundu. Velioğlu, "Geleneksel ilaç tedavileri, büyük damarları tıkayan pıhtılarda çoğu zaman yetersiz kalmakta ve hastalar ağır engellilik riskiyle karşı karşıya kalmaktadır. Ancak girişimsel nöroradyoloji uygulamaları, artık bu korkunun panzehiri olmaktadır" dedi.

İnme tedavisinde erken müdahale, hastanın yaşam kalitesini önemli ölçüde etkiliyor. Kaybedilen her dakika, yaklaşık 1.9 milyon beyin hücresinin kaybı anlamına geliyor. Bu nedenle, inme belirtileri gösteren bir kişiye en kısa sürede müdahale edilmesi büyük önem taşıyor.

İnme belirtileri şunlar olabilir:

• Ani baş dönmesi
• Konuşma güçlüğü
• Vücudun bir tarafında uyuşma veya güçsüzlük
• Şiddetli baş ağrısı
• Görmede ani değişiklikler

Girişimsel Nöroradyoloji: Yeni Bir Umut

Girişimsel nöroradyoloji, inme tedavisinde devrim niteliğinde bir yaklaşım sunuyor. Bu yöntemle, beyin damarlarındaki tıkanıklıklar cerrahi müdahale olmadan, kateterler aracılığıyla giderilebiliyor. Prof. Dr. Velioğlu, bu yöntemin özellikle büyük damar tıkanıklıklarında çok etkili olduğunu belirtiyor. Girişimsel nöroradyoloji sayesinde, birçok hasta engellilikten kurtulabiliyor ve yaşam kalitesini geri kazanabiliyor.

Unutmayın, inme anında zamanla yarışılır. Belirtileri fark ettiğiniz anda vakit kaybetmeden 112'yi arayın veya en yakın sağlık kuruluşuna başvurun. Erken müdahale, hayat kurtarır ve kalıcı hasarları önler.

İnme ve Risk Faktörleri

İnme riskini artıran birçok faktör bulunmaktadır. Bu faktörler arasında yüksek tansiyon, şeker hastalığı, yüksek kolesterol, sigara kullanımı, obezite ve hareketsiz yaşam tarzı yer almaktadır. Bu risk faktörlerine dikkat ederek ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimseyerek inme riskini azaltmak mümkündür.

Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve stresten uzak durmak, inme riskini azaltmada önemli rol oynar. Ayrıca, düzenli sağlık kontrolleri yaptırarak risk faktörlerini kontrol altında tutmak da büyük önem taşır.

İnme, ciddi sonuçları olabilen bir sağlık sorunudur. Ancak erken müdahale ve doğru tedavi yöntemleriyle, hastaların yaşam kalitesi artırılabilir ve kalıcı hasarların önüne geçilebilir. Bu nedenle, inme belirtilerini tanımak ve vakit kaybetmeden harekete geçmek hayati önem taşır.