Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Öğretim Üyesi Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Land of Fire DHA'ya yaptığı açıklamada şunları söyledi:Türkiye'nin istediği aşı miktarında aşı olun, Türkiye'nin getirebileceği aşı zaman içinde planın hızlı bir şekilde uygulanabileceğini kaydetti. Kara, "Yaşlılarımız, özellikle risk grubundakiler aşıyı kabul edip aşıyı yaptırıyor. Bu bizim için büyük bir avantaj. Bu, virüs dolaşımda olsa bile hastalığı ve hastaneye yatmayı önleyecektir." Bu şehirde yaşanan 'ya da' tekrar 'vakalarda yükselebilir' ve bu mutasyon virüsün oranına bağlı olarak değişecektir "dedi. Türkiye'de 2 milyonun üzerinde aşı yaptığını hatırlatan Prof.
Dr. Land, "Aşı kabul oranımız çok yükseliyor, Türkiye aşısı bir kültürü kabul ediyor. Zaten çocuklukta ciddi bir alt yapımız vardı. Hiç aksamadan bir pandemi anında bile yaklaşık 1 milyon 400 bin çocuğumuzu 13 kez aşılayabildik. Aşılamada bu özelliğe sahip olan altyapı ile bakanlık kısa sürede büyük bir başarı elde ettiğinde sonradan geldi.Ancak Türkiye birkaç haftaya ulaşan dünya rakamlarına neredeyse birkaç günde bir ulaşabildi. Ayrıca buradaki vatandaşlarımız da düzenli olarak, muayenehaneye gitmek ve randevuyu almak büyük bir başarı getirdi.Burada bir diğer önemli adım aşının sürekliliği aşılama sürecinde de büyük avantajımız bizde kendi ürettiğimiz aşılarımız var.Ancak Türkiye alacak Şu anda kalan aşının da inaktif aşı ve 50 milyon doza yakın anlamlı mRNA aşısı ile aşılamada çok önemli başarı sağlayabileceği planları Öyle görünüyor "dedi.
İnaktif aşıda 1. gün Ozondan sonra korunacağımızı düşünmememiz gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Kara, korumanın ikinci doz uygulandıktan 7-10 gün sonra başlayacağını söyledi. Mevcut koronavirüse karşı aşı yüzde 60'a ulaştığında rahatlama olacak; Bunun mutant virüste değişeceğini belirten Kara, "Mutant virüsün daha kolay bulaşabilen virüs olduğunu düşündüğümüzde, yani diğer kişinin daha hızlı hareket edip koşabileceği bir durumda sayımız olacaktır. Yüzde 60'a değil, yüzde 80'e çıkmalı, planlandığı gibi devam edebilirsek Mart Nisan sonu, aşıların yüksek seviyeye ulaşması, toplumdaki kayıplarımızın azalması ve hastane yükümüzün azalması gibi bir dönem görebiliriz. Yerli aşılarımızın üretim sürelerini değerlendirdiğimizde yaz aylarında genel bir rahatlama yaşayabiliriz; ancak bu virüsün mevsimsel özellikler kazanma olasılığını da düşündüğümüzde, yeniden hazırlıklı olmamız gerektiğini söylemek gerekecek. Önümüzdeki kış, belki de o dönemde bir veya iki doz aşı, özellikle risk altında olanlar … Bunun 'aşılanan her insanın korunacağı' anlamına gelmediğini belirten Dr. Kara, "Bugünün verilerine baktığımızda oranımız yüksek; ama bu yüzde 90, yüzde 80 olabilir, yüzde 100 değil. Yani aşılanan kişi yine virüse yakalanabilir ama biz biliyoruz ki; Koruma süresi 6 ay 7-8 aydır bu süre içinde virüse yakalansanız bile hastaneye yatacak veya yoğun bakıma alınacak kadar ciddi hasta değilsiniz ama virüsü kapabiliyorsunuz, bulaşabilecek gibi görünüyor başka birine, ancak burada kesin bir sayı söylemek zor. "Kesin bir şey söylemek çok zor" dedi.