Özgür Özel'e Saldıran Şahsın Karanlık Geçmişi: Bıçaklı Gasp!
Aktüel

Özgür Özel'e Saldıran Şahsın Karanlık Geçmişi: Bıçaklı Gasp!


06 May 20255 dk okuma9 görüntülenmeSon güncelleme: 21 May 2025

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e yapılan saldırının ardından, saldırgan Selçuk Tengioğlu'nun geçmişi mercek altına alındı. Tengioğlu'nun daha önce de bir suça karıştığı, Hatay'ın İskenderun ilçesinde 14 yaşındaki bir çocuğun boğazına bıçak dayayarak parasını gasp ettiği ortaya çıktı. Bu şok edici detay, olayın vahametini bir kat daha artırd.

Geçmişin İzleri: Yağız Kızılkaya'nın Açıklamaları

2019'da TAMGA Uluslararası Arama ve Kurtarma Derneği'ni kuran ve 6 Şubat depremlerinde birçok hayat kurtaran Yağız Kızılkaya, Özgür Özel'e saldıran şüpheliyi televizyonda görünce şoke oldu. Kızılkaya, saldırganın yıllar önce kendisini de gasp eden kişi olduğunu fark etti. Sosyal medya hesabından yaşadığı travmatik olayı anlatan Kızılkaya, "Yıl 2001, İskenderun'da yaşıyoruz. Evin merdivenlerinden inerken, karanlıkta bir anda boynumda bir bıçak hissettim. Benden paramı istedi. 'Cebimde az param var, yukarıda yalnız yaşıyorum, daha fazlasını getireyim' dedim. 'Gelmezsen seni doğrarım' dedi" ifadelerini kullandı.

Kızılkaya, o dönem yaşadığı korkuyu ve çaresizliği dile getirirken, saldırganın o günkü halini de şöyle anlattı: "Sanki bir madde kullanıyormuş gibi tam cümleleri söyleyemiyordu. Bana 'parayı çıkar' dedi direkt. Ben de ‘Ne parası, ne diyorsun’ diye şok ve heyecanla o zaman bir panikledim. Tabii benden para istedi. O zaman cebimde çok az, bakkala götürdüğüm kadar para vardı. ‘Daha başka yok mu’ dedi. Ben de yukarıda olduğunu, alıp getireceğimi söyledim. Bana 'eğer getirmezsen senin boğazını burada keserim' dedi."

Saldırının Ardındaki Karanlık Yüz

Özgür Özel'e yapılan saldırı, sadece bir siyasi provokasyon değil, aynı zamanda saldırganın şiddet eğilimini ve geçmişteki suçlarını da gözler önüne serdi. Bir çocuğun boğazına bıçak dayayacak kadar acımasız olan bir kişinin, bugün bir siyasi lidere saldırması, toplumda büyük bir infial yarattı. Bu durum, şiddetin her türlüsüne karşı daha dikkatli olunması ve suçluların cezalandırılması gerektiğinin altını çiziyor.

Bu tür olayların önüne geçmek için, toplum olarak şiddeti besleyen unsurları ortadan kaldırmamız gerekiyor. Eğitim, adalet ve sosyal destek mekanizmalarının güçlendirilmesi, şiddetin yayılmasını engelleyebilir. Ayrıca, medyanın ve siyasetçilerin kullandığı dilin de şiddeti körüklememesi büyük önem taşıyor.

Sonuç olarak, Özgür Özel'e yapılan saldırı ve saldırganın geçmişteki suçları, Türkiye'de şiddet ve suçla mücadelede daha kararlı adımlar atılması gerektiğini bir kez daha gösterdi. Toplumun her kesiminin bu konuda sorumluluk alması ve şiddete karşı ortak bir duruş sergilemesi gerekiyor. Unutmayalım ki, şiddet hiçbir zaman çözüm değildir ve sadece daha fazla acı ve travmaya yol açar.