Şanlıurfa'nın Bozova ilçesinde yaşanan korkunç olayda, marangoz atölyesinde kompresörle makatına hava verilerek ağır yaralanan 15 yaşındaki Muhammed Kendirci hayatını kaybetti. Olay, Türkiye'yi derinden sarsarken, çocuk işçiliği ve istismarı konularını yeniden gündeme getirdi.

Olayın Detayları

14 Kasım'da meydana gelen olayda, iddiaya göre çırak olarak çalışan Muhammed Kendirci, kalfa Habip Aksoy ve kimliği belirsiz bir kişi tarafından elleri bağlanarak etkisiz hale getirildi. Ardından makatına yüksek basınçlı kompresörle hava verildi. Ağır yaralanan Kendirci, hastaneye kaldırılmış ve yoğun bakımda tedavi altına alınmıştı.

Olayın ardından başlatılan soruşturmada Habip Aksoy önce adli kontrolle serbest bırakılmış, ancak daha sonra tutuklanmıştı. 5 gündür yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren Muhammed Kendirci ise maalesef kurtarılamadı.

Hukuki Süreç ve Toplumsal Tepkiler

Olayın ardından başlatılan soruşturma devam ediyor. Habip Aksoy tutuklanırken, diğer şüpheli veya şüphelilerin yakalanması için çalışmalar sürüyor. Bu vahim olay, toplumda büyük bir infiale yol açtı. Çocuk işçiliğinin yasaklanması ve çocukların korunması için daha etkin önlemler alınması yönünde çağrılar yapılıyor.

• Çocuk işçiliğinin önlenmesi
• İstismar vakalarına karşı farkındalık yaratılması
• Suçluların en ağır şekilde cezalandırılması

Çocuk İşçiliği ve Türkiye Gerçeği

Türkiye'de çocuk işçiliği, ne yazık ki, hala önemli bir sorun olarak varlığını sürdürüyor. Birçok çocuk, ekonomik zorluklar nedeniyle eğitim hayatından uzaklaşarak çalışmak zorunda kalıyor. Bu durum, çocukların fiziksel ve psikolojik gelişimlerini olumsuz etkiliyor ve onları çeşitli risklere açık hale getiriyor. Çocuk işçiliğinin önlenmesi için devletin, sivil toplum kuruluşlarının ve toplumun tüm kesimlerinin işbirliği yapması gerekiyor.

Bu acı olay, çocuk haklarının korunmasının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Muhammed Kendirci'nin yaşadığı bu vahim olay, yetkililerin ve toplumun çocukları koruma konusunda daha duyarlı ve kararlı olması gerektiğini gösteriyor. Umuyoruz ki, bu tür olaylar bir daha yaşanmaz ve çocuklarımız güvenli bir geleceğe sahip olabilirler.