İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanması Türkiye gündemine bomba gibi düştü. Peki, bu şok tutuklamanın ardında yatan sebep neydi? İşte detaylar...

Tutuklamaya Neden Olan Olaylar Zinciri

Ekrem İmamoğlu, kampanya direktörü Necati Özkan ve gazeteci Merdan Yanardağ ile birlikte haklarındaki casusluk soruşturması kapsamında ifade vermek üzere adliyeye getirildi. Sabah saat 10.00'da adliyeye getirilen İmamoğlu, gece saat 04.00'te 'siyasi casusluk' suçlamasıyla tutuklandı. Tutuklamaya gerekçe olarak gösterilen en önemli delil ise, kilit isim Hüseyin Gün ile İmamoğlu'nun "manevi annem" dediği Seher Alaçam'ın 2019 yılında yaptığı tebrik ziyaretine ait bir fotoğraf oldu.

İmamoğlu, ifadesinde bu suçlamaya sert bir şekilde karşı çıkarak, "Casusluk benim hayatıma hakarettir. Bu suçlama bana yöneltilebilecek en ağır ve en saçma ithamdır" dedi.

İmamoğlu'nun İfadesinde Dikkat Çekenler

İmamoğlu, ifadesinde itirafçı Hüseyin Gün ve Seher Erçili Alaçam ile ilgili soruları yanıtladı. Söz konusu kişileri fotoğrafı gördükten sonra hatırladığını belirten İmamoğlu, "Bu şahsı hatırlamıyorum. Hakkında soruşturma açıldığını öğrendikten sonra medyaya yansıyan bir fotoğraf gösterildi. O fotoğraf 2019 seçiminden sonra yapılan bir tebrik ziyaretinde çekilmişti" dedi.

Savcılığın, dijital materyallerde yer aldığı belirtilen "Wickr ME" adlı mesajlaşma uygulamasıyla ilgili sorularını da cevaplayan İmamoğlu, "Bu uygulamayı ilk kez duydum. Hiç kullanmadım" şeklinde konuştu. Ayrıca, İmamoğlu, soruşturma kapsamında CIA bağlantılı olduğu öne sürülen ‘Aaron Barr’ isimli kişiyle hiçbir ilgisinin olmadığını da vurguladı.

İmamoğlu'nun ifadesinin sonunda söylediği şu sözler dikkat çekti:

Siyasi Cepheden Tepkiler

İmamoğlu'nun tutuklanması siyasi arenada da büyük yankı uyandırdı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, tutuklamaya sert tepki göstererek, "Arkadaşlarımıza atılan hırsızlık, yolsuzluk iftiraları tutmayınca şimdi FETÖ’cüler gibi son çare casusluk iftirasına sarıldılar" dedi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ise, "Bu iddia ve tutuklama mantıkla, hukukla bağdaşmıyor. Bir belediye başkanına ‘siyasal casusluk’ gibi trajikomik bir suçlama yöneltmek; adalet kavramını, devlet ciddiyetini ve hukuk devleti ilkesini yerle bir etmektir" şeklinde konuştu.

Peki, bu tutuklama sonrası neler olacak? İmamoğlu'nun avukatları karara itiraz edecek mi? Siyasi arenada bu olayın yankıları nasıl devam edecek? Tüm bu soruların cevabı önümüzdeki günlerde netlik kazanacak.