19 Nisan 2025 Cumartesi

Türkiye Yanıyor! İklim Kırbacı Yazı Cehenneme Çevirecek

Türkiye, 2025 yazında rekor sıcaklıklar ve şiddetli kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya! Uzmanlar, iklim değişikliğinin etkilerinin giderek daha fazla hissedildiğini ve bu durumun tarım, su kaynakları ve günlük yaşam üzerinde ciddi sonuçlar doğurabileceğini belirtiyor.

Alarm Zilleri Çalıyor: Sıcaklık Rekorları Kapıda!

İzmir Bakırçay Üniversitesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şermin Tağıl, Türkiye'nin bu yaz mevsiminde ciddi bir sıcaklık artışı ve kuraklık riskiyle karşı karşıya olduğunu açıkladı. Tağıl, iklim değişikliğinin etkilerinin artık daha belirgin şekilde hissedildiğini, yaz aylarında kuraklık ve aşırı sıcaklıkların güçlü bir olasılık haline geldiğini ifade etti.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre, Türkiye'de 1991-2020 arasında 2,9 derece olan ocak ayı sıcaklık ortalaması, 2025 yılı ocak ayında 5,5 dereceye yükseldi. Bu veri, son 55 yılın en sıcak üçüncü ocak ayı olarak kaydedildi. 2024 yılı boyunca sıcak hava dalgalarının etkili olduğu Türkiye’de, 15-16 Mart tarihlerinde yaz mevsimini aratmayan günler yaşandı. Mart ayında 13 il ve 17 ilçede sıcaklık rekorları kırıldı. İzmir’de 15 Mart’ta ölçülen 31,1 derece, 1938’den bu yana mart ayında kaydedilen en yüksek sıcaklık oldu.

Kaderimiz Kuraklık mı? Uzmanlardan Kritik Uyarılar

Nisan ayında Türkiye genelinde sıcaklıklar düşüşe geçse de, uzmanlar 2025 yazının daha da sıcak ve kurak geçeceği konusunda uyarıyor. Avrupa Orta Vadeli Hava Tahminleri Merkezinin tahminlerine göre, yazın sıcaklık rekorları kırılabilecek. Prof. Dr. Tağıl, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:

İklim tahmin modelleri, 2025 yazının Türkiye için son yılların en sıcak ve en kurak dönemlerinden biri olabileceğini öngörüyor. Özellikle nisan-haziran aylarında yüksek atmosferik basınç sistemlerinin etkisiyle sıcak ve yağışsız bir dönemin yaşanması önemli bir olasılık olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye'nin yaz aylarında sıcak hava taşıyan yüksek basınç sisteminin etkisi altına girmesi bekleniyor. Bu yüksek basınç, yazın ikinci yarısında daha kalıcı hale gelecek ve güneyden gelen sıcak hava taşınımını artırarak yağış miktarını önemli ölçüde azaltacak. Kuraklık koşulları, Karadeniz Bölgesi dahil olmak üzere ülke genelinde daha da ağırlaşacak. Modeller, deniz yüzeyi sıcaklıklarının geçtiğimiz yıla göre 1,5 ila 1,8 derece artacağını da gösteriyor. Bu artış, atmosferdeki nemin azalmasına ve yağışların daha da düşmesine yol açacak.

Bireysel ve Toplumsal Önlemler Şart

Türkiye'nin karşı karşıya olduğu bu ciddi iklim tehdidi, bireysel ve toplumsal düzeyde önlemler almayı zorunlu kılıyor. Su tasarrufu, enerji verimliliği, sürdürülebilir tarım uygulamaları ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım gibi adımlar, bu zorlu sürecin etkilerini azaltmada kritik rol oynayacak. Unutmayalım ki, geleceğimiz iklim değişikliğiyle mücadeleye bağlı.

  • Su kaynaklarını verimli kullanmak
  • Enerji tasarrufu yapmak
  • Sürdürülebilir tarım uygulamalarını desteklemek
  • Yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek

Türkiye, iklim değişikliğinin etkileriyle mücadelede kararlı adımlar atmalı ve gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir. Aksi takdirde, bu yaz yaşadığımız sıcaklıklar, gelecekte çok daha kötü senaryoların habercisi olabilir.

İlgili Haberler