
Madleen Gemisi Skandalı! Türk Aktivistin Eşi Anlattı! Şok İddialar!
İsrail'in uluslararası sularda alıkoyduğu Madleen adlı yelkenlide bulunan Türk aktivist Şuayb Ordu'nun eşi Sümeyra Ordu, tv100'de Kübra Par'la Ana Haber programına bağlanarak olayın perde arkasını anlattı. Eşinin kaçırılma anından, serbest bırakılma sürecine kadar birçok konuda çarpıcı açıklamalarda bulunan Ordu, uluslararası kamuoyunun dikkatini çekti.
Madleen Gemisi Olayı: Eşinden Şok İddialar
Sümeyra Ordu, eşiyle kaçırıldıktan sonra doğrudan iletişim kuramadığını ancak Dışişleri Bakanlığı'nın kendisiyle yakından ilgilendiğini belirtti. Eşinin iyi olduğunu ve selam gönderdiğini öğrenen Ordu, yine de büyük bir endişe içinde olduğunu dile getirdi. Ordu, olayla ilgili şu ifadeleri kullandı:
“Maalesef onlar İsrail askerleri tarafından kaçırıldıktan sonra Şuayb ile bizzat iletişime geçemedim. Ama Dışişleri yakından ilgilendiler. Kendisinin iyi olduğunu, bana selam söylediğini merak etmemem gerektiğini iletmiş. Aklım hep ondaydı.”
- Saatlerce Aç Bırakıldılar: Ordu, serbest bırakılan aktivistlerden birinin kendisine aktardığı bilgilere göre, ekmek ve su verilen fotoğrafların silah zoruyla çekildiğini ve aktivistlerin saatlerce aç bırakıldığını iddia etti.
- 200 Asker Tarafından Karşılandılar: Ordu, 12 aktivistin 200 İsrail askeri tarafından karşılandığını ve kadın erkek ayrımı yapılmaksızın hücrelere alındığını belirtti. Hatta bazı aktivistlere daha ağır muamele yapıldığını öne sürdü.
Dışişleri Bakanlığı'ndan Açıklama
Dışişleri kaynakları tarafından yapılan açıklamada, Şuayb Ordu'nun serbest bırakılarak İsrail'den ayrılmasının beklendiği belirtildi. Bu açıklama, Ordu ailesi ve kamuoyu için bir nebze olsun rahatlama sağladı. Sümeyra Ordu, eşinin yarın Berlin'e geleceğini ancak bu sevincin buruk olduğunu ifade etti. Herkesin sağ salim evine dönmesi ve ablukanın kırılmasıyla sevincinin tamamlanacağını sözlerine ekledi.
Madleen gemisi olayı, uluslararası sularda yaşanan bu tür müdahalelerin ne kadar hassas bir konu olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Türkiye, vatandaşlarının güvenliği için diplomatik girişimlerini sürdürürken, olayın tüm boyutlarıyla aydınlatılması bekleniyor. Bu tür olayların tekrarlanmaması için uluslararası hukukun titizlikle uygulanması ve insan haklarına saygı gösterilmesi büyük önem taşıyor.