22 Nisan 2025 Salı

Kanal İstanbul'a Bilirkişi Şoku! Kamu Yararı Yok Mu?

Kanal İstanbul projesiyle ilgili flaş gelişme! İstanbul 4. İdare Mahkemesi'nin görevlendirdiği bilirkişi heyeti, projenin çevreye ve kamu yararına uygun olmadığı yönünde rapor hazırladı. Rapor, projenin hayata geçirilmesi halinde Sazlıdere Barajı'nın yok olacağını, Şamlar Ormanı'nın zarar göreceğini ve Terkos Gölü'nün devre dışı kalacağını belirtiyor. Uzmanlar, projenin İstanbul'da su kıtlığını daha da derinleştireceği uyarısında bulunuyor.

Bilirkişi Raporunda Neler Var?

Bilirkişi raporunda yer alan önemli tespitler şöyle:

  • Sazlıdere Barajı tamamen ortadan kalkacak ve İstanbul'un önemli içme suyu kaynaklarından biri devre dışı kalacak.
  • Şamlar Ormanı, uzun vadede yapılacak yerleşim yerleri ve altyapı çalışmaları nedeniyle ciddi zarar görecek.
  • Terkos Gölü, yapılaşma ve insan faktörünün artmasıyla devre dışı kalacak.
  • Muhafaza ormanlarının 287 hektarlık kısmı proje alanı içinde kalacak ve geri dönüşü olmayan tahribatlar yaşanacak.
  • Ormanların sıcaklığı dengeleme, oksijen üretme, temiz tatlı su üretme gibi fonksiyonları ortadan kalkacak.

Raporda ayrıca, İstanbul'un yer aldığı Marmara Havzası'nda kişi başına düşen su miktarının mutlak su kıtlığı sınırında olduğu hatırlatılarak, Kanal İstanbul'un su dengesini daha da bozacağı ifade ediliyor. Projenin ÇED raporunda öngörülen atık yönetimi ve kirlilik önleme gibi planların detaylarının netleştirilmediği ve bu nedenle havanın, suyun ve toprağın kirlenmesinin nasıl önleneceğinin belirsiz olduğu vurgulanıyor.

"Şehircilik İlkelerine Aykırı"

Bilirkişi heyeti raporun sonunda, 16 Mart 2021 onay tarihli 1/100.000 ölçekli İstanbul Avrupa Yakası Rezerv Yapı Alanı Çevre Düzeni Planı Değişikliği'nin şehircilik ilke ve esaslarına, planlama tekniklerine ve kamu yararına uygun olmadığı konusunda görüş birliğine varıldığını belirtiyor.

Köylüler Ne Olacak?

Raporda ayrıca, Kanal İstanbul güzergahındaki 4 bin 674 hektarlık Mutlak Tarım Arazisi ile 2 bin 491 hektarlık orman alanının korunmasına yönelik bir strateji geliştirilmediğine işaret ediliyor. Proje alanının yüzde 43'ünün tarım alanı olduğu ve burada yaşayan kırsal nüfusun şehre göç etme ihtimalinin çok yüksek olduğu vurgulanıyor. Köylülerin yerinde tutulabilmesi için planlama yapılmadığı kaydediliyor.

Kanal İstanbul projesiyle ilgili bilirkişi raporunun tamamlanması, projenin geleceği açısından önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Raporun sonuçları, projenin iptali yönünde beklentileri artırırken, hükümetin bu rapora nasıl bir yanıt vereceği merakla bekleniyor. Projenin hayata geçirilmesi halinde İstanbul'un su kaynakları ve doğal yaşamı üzerinde yaratacağı olumsuz etkiler, uzmanlar tarafından sık sık dile getiriliyor. Bu rapor, bu endişeleri bir kez daha gözler önüne seriyor.

İlgili Haberler