Ege Denizi'nde meydana gelen son depremler, akıllara beklenen büyük İstanbul depremini getirdi. Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, bu iki deprem arasında bir bağlantı olabileceği konusunda önemli uyarılarda bulundu. Peki, Ege'deki sarsıntılar İstanbul için ne anlama geliyor? İşte detaylar…

Ege Depremleri ve İstanbul Depremi Arasındaki Bağlantı

22 Mayıs 2025 tarihinde Ege Denizi'nde meydana gelen 6.0 büyüklüğündeki deprem, bölgede yaşayanları tedirgin etti. AFAD'ın verilerine göre, depremin derinliği 17.7 kilometre olarak ölçüldü ve Muğla'nın Datça ilçesine yaklaşık 166 kilometre mesafede gerçekleşti. Deprem, İzmir ve çevre illerde de hissedildi. Kandilli Rasathanesi ise depremin büyüklüğünü 6.1 olarak açıkladı.

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Ege Denizi'ndeki bu hareketliliğin, beklenen büyük İstanbul depremiyle ilişkili olabileceğine dikkat çekiyor. Üşümezsoy'a göre, Ege'deki fay hatlarındaki hareketlenmeler, Marmara Bölgesi'ndeki fayları da tetikleyebilir. Bu durum, İstanbul'da beklenen büyük depremin olasılığını artırabilir.

Prof. Üşümezsoy'dan Kritik Uyarılar

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, yaptığı açıklamalarda şu noktalara dikkat çekti:

• Ege ve Marmara fay hatları etkileşim halinde olabilir: Ege Denizi'ndeki depremler, Marmara Denizi'ndeki fay hatlarını tetikleyebilir.
• İstanbul'daki yapı stoğu riskli: İstanbul'daki binaların büyük bir bölümü depreme dayanıklı değil. Bu durum, olası bir depremde büyük can kayıplarına yol açabilir.
• Acil önlemler alınmalı: İstanbul'da acil olarak depreme dayanıklı hale getirme çalışmaları başlatılmalı.

İstanbul İçin Ne Anlama Geliyor?

Ege Denizi'nde meydana gelen depremlerin İstanbul depremini tetikleyebileceği uyarısı, İstanbul'da yaşayanlar için büyük bir endişe kaynağı. Uzmanlar, İstanbul'daki yapı stoğunun büyük bir bölümünün depreme dayanıklı olmadığını ve bu durumun olası bir depremde büyük can kayıplarına yol açabileceğini belirtiyor. Bu nedenle, İstanbul'da acil olarak depreme dayanıklı hale getirme çalışmalarının başlatılması gerekiyor.

Prof. Dr. Üşümezsoy'un uyarıları dikkate alınarak, İstanbul'da deprem hazırlıklarının hızlandırılması ve yapı stoğunun güçlendirilmesi büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, beklenen büyük İstanbul depremi, telafisi mümkün olmayan sonuçlara yol açabilir.