İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları devam ederken, akıllara tek bir soru geliyor: Ahirette "Gazze için ne yaptın?" sorusuna nasıl cevap vereceğiz? Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'ne yapılan son saldırı, bu soruyu daha da yakıcı hale getirdi. Saldırıda bir gazeteci dahil olmak üzere iki Filistinli hayatını kaybederken, hastanede büyük bir yıkım meydana geldi ve sağlık hizmetleri durma noktasına geldi.
Gazze'deki İnsanlık Dramı
Gazze Şeridi, uzun yıllardır süren abluka ve saldırılar altında büyük bir insanlık dramı yaşıyor. Temel ihtiyaçlara erişimde yaşanan zorluklar, sağlık hizmetlerinin yetersizliği ve sürekli ölüm korkusu, Gazze halkının yaşamını dayanılmaz hale getiriyor. İsrail'in son saldırısı, zaten zor durumda olan Nasır Hastanesi'ni hedef alarak durumu daha da kötüleştirdi. Hastanede tedavi gören hastalar ve sağlık çalışanları büyük bir tehlike altında bulunuyor.
Bu acı olaylar karşısında sessiz kalmak, insanlığımızı sorgulamamıza neden oluyor. Ahirette, bu zulme karşı ne yaptığımızın hesabını vereceğimiz gerçeği, vicdanlarımızı harekete geçirmeli. Gazze'deki insanlara yardım etmek, onların yanında olmak ve bu zulmü durdurmak için elimizden geleni yapmalıyız.
Ahiretteki Hesap Günü
"Öbür tarafta sorgu, sual ve hesap var. Ve size de soracaklar: 'Gazze için ne yaptın?' diye…" Bu sözler, hepimizin kulaklarında çınlamalı. Ahiret inancı olan her Müslüman, bu soruya hazırlıklı olmalı. Gazze'deki kardeşlerimizin yaşadığı acılara duyarsız kalmamalı, onlara yardım eli uzatmalıyız. Maddi ve manevi desteklerimizin yanı sıra, bu zulmü dünyaya duyurmak ve farkındalık yaratmak da önemli bir sorumluluğumuzdur.
Peki, Gazze için neler yapabiliriz?
- Bağış yapmak: Güvenilir yardım kuruluşları aracılığıyla Gazze'ye maddi yardımda bulunabiliriz.
- Farkındalık yaratmak: Sosyal medya ve diğer platformlarda Gazze'deki durumu paylaşarak insanların bilinçlenmesini sağlayabiliriz.
- Dua etmek: Gazze'deki kardeşlerimiz için dua ederek onlara manevi destek olabiliriz.
- Boykot etmek: İsrail'i destekleyen ürünleri boykot ederek ekonomik baskı oluşturabiliriz.
Sessiz Kalmamalıyız
Gazze'de yaşananlar, insanlık vicdanının kanayan yarasıdır. Bu zulme sessiz kalmak, suça ortak olmak anlamına gelir. Ahirette "Gazze için ne yaptın?" sorusuna mahcup olmamak için, elimizden geleni yapmalıyız. Unutmayalım ki, yardım etmek sadece maddi destek sağlamak değil, aynı zamanda sesimizi yükseltmek ve adaletin sağlanması için mücadele etmektir. Gazze'deki kardeşlerimizin yalnız olmadığını göstermek, onlara umut vermek ve bu zulmün sona ermesi için çalışmak hepimizin sorumluluğundadır.
